Piyasanın gündemi değişti

Birol BOZKURT

Türkiye bir seçimi daha geride bıraktı. Son günlerde dalgalı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’un seçim sonuçlarına nasıl tepki vereceği ise merak ediliyor. Piyasa uzmanları seçimsiz 4 yıllık bir döneme girilmiş olmasının önemine dikkat çekerken bazı şehirlerde sürpriz sayılabilecek sonuçlara rağmen piyasaların olumlu tepki vermesi bekleniyor.

Uzmanlar yabancı yatırımcının seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasıyla birlikte borsaya girişinin hızlanacağı bir döneme girildiğine vurgu yapıyor. İstanbul ve Ankara’da mevcut belediye başkanlarının kazanmış olmasına piyasaların nasıl tepki vereceği ise merak konusu.

Piyasalar açısından CHP’nin sürpriz sayılabilecek seçim başarısının genel seçimler için bir baskı oluşturup oluşturmayacağı takip edilecek. Geçtiğimiz haftaya düşüşle başlayan Borsa İstanbul, haftanın son iki işlem gününde yükselişe geçerek cuma günü 9 bin 142 puandan haftayı tamamlamıştı. Yeni haftada yükselişin sürmesi beklenirken olası düşüşlerde 8 bin 700 seviyesi güçlü destek noktası olarak ön plana çıkarken yukarı yönlü hareketlerde ise 9 bin 340-9 bin 440 puan direnç bölgesi olarak öne çıkıyor.

A1 CAPITAL – Üzeyir Doğan: Belirsizlikler baskı oluşturabilir

Son yıllarda ekonomide yaşanan zorluklar oy tercihlerinde de etkili olmuş gibi görünüyor. Son dönemde gelen anketler seçim sonuçlarının önceki seçimlerden çok büyük farklar ortaya koymayacağı yönündeydi. Bu nedenle seçim öncesi piyasaların seçime yönelik net bir fiyatlaması olmadı. Ancak ilk sonuçların anketlerden farklı bir tablo ortaya koymuş olması, siyasetin nasıl bir yol izleyeceği konusunda yeni belirsizlikler ortaya çıkarabilir.

Bu belirsizlikler piyasalar üzerinde baskı oluşmasına neden olabilir. Bu nedenle seçimlerin değerlendirilmesinin ardından hafta içinde siyasilerden gelecek açıklamalar oldukça önemli olacaktır. Seçim sonuçlarının yakın bir dönemde bir referandum ihtimalini azaltması olumlu olmakla birlikte normal şartlarda yerel seçimlerin ardından dört yıllık bir seçimsizlik dönemine girileceği beklentisini zayıflatması risk olabilir.

Bu iki başlık hakkındaki gelişmeler ve verilecek mesajlar yakın dönemin en önemli gündemi olacak. Bununla birlikte ekonomik programın devamlılığı konusunda verilecek mesajlar da kritik olacaktır. Özetle yerel seçimlerin başta ekonomi olmak üzere genel politikalar üzerinde bir değişime neden olup olmaya[1]cağı, iktidar kanadından verilecek mesajlar kısa vadede dalgalanmaların sebebi olabilir. Bu nedenle bir süre sık pozisyon değiştirmeden kenarda izlemede kalmak faydalı olacaktır.

Ekonomist – Serdar Pazı: Sürdürülebilir bir denge beklentisi gerçekleşmeyebilir

2019 seçimlerine kıyasla göze çarpan en bariz değişiklik, genel seçimler için de ölçü olarak kabul edilen il genel meclisi oylarındaki bariz fark. Bu noktada piyasaların şimdiye kadar satın aldığı önümüzdeki dört yıl boyunca yeni bir seçim olmayacak, dolayısıyla maliye politikaları da dahil olmak üzere orta uzun vadeli sürdürülebilir bir dengeye kavuşulacak beklentisi gerçekleşmeyebilir.

Tabii önümüzdeki günlerde mevcut ortodoks para politikalarının devam etmesi piyasalar açısından önemli bir çıpa konumunda. Sermaye piyasalarında belirsizliğin ortadan kalkması değil de yeni bir belirsizlik anlamına gelecek bir sonuç volatiliteyi artırabilir. Global piyasalarda nispeten gelişen piyasaları destekler bir havanın hakim olması destekleyici olarak düşünülebilir.

Tera Yatırım Volkan Dükkancık: Kısa vadede dalgalanma olabilir

Mayıs 2023 seçimleri sonrasında başlayan ekonomide normale ve normlara dönüş sürecinin öncelikli hedefi dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması içinparasal sıkılaştırma sürecinin kararlılıkla sürdürülmesi olarak karşımıza çıkmıştı.

Mevcut enflasyon düzeyi ve trendi, kur üzerinde artan baskı daha sıkı bir parasal ve maliye politika setinin uygulanmasını bir süre daha kaçınılmaz kılıyor. Ancak yerel seçimlerde iktidar cephesinin yaşadığı ciddi oy kaybı, mevcut politikaların iktidar tabanından sorgulanmasına neden olabilir. Diğer taraftan ana muhalefet partisinin beklenmedik çıkışı da kafalarda bir erken seçim senaryosunun kurgulanmasına neden olabilir. Hem ortaya çıkan bu soru işaretleri hem de yüksek faiz ve daralan likiditeyle geçici de olsa birkaç çeyrek büyümede sert bir yavaşlama, riskli varlıklardan (hisse senetleri) bir süre geri durma eğilimini ortaya çıkarabilir.

Yarından itibaren ilk sorgulanacak konu, mevcut ekonomik politika setinin ve kararlı duruşun sürdürülüp sürdürülemeyeceği olacaktır. Piyasa kısa vadede bu soru işaretiyle dalgalı bir sürece sahne olabilir. Devamında mevcut politikalara bağlılığın ortaya konması durumunda daha dengeli bir sürece tanık olabiliriz. Bu noktada yatırımcıyı, son 10 aydır uygulanan politikaların devamı yönünde ikna etmek piyasa açısından belirleyici olacak. Ancak kısa vadede yüksek volatiliteye hazır olmak gerekiyor.

MARBAŞ – SONER KURU: Erken seçim beklentisi piyasalar için olumsuz olur

Şimdi akıllardaki birinci soru kamuoyunda bir erken seçim baskısı olup olmayacağı olarak öne çıkıyor. Seçimlerden sonra oluşacak siyasi ortamda muhalefet böyle bir seçenek için bastıracak mı takip edeceğiz ancak bunu düşük olasılık olarak değerlendiriyoruz. Olası bir erken seçim beklentisi piyasalar açısından negatif olur ancak tekrarlayalım bunu düşük olasılık olarak değerlendiriyoruz. İkinci soru ise ekonomi politikalarında bir değişiklik olup olmayacağı. Bu konuda enflasyonla mücadeleden geri adım atılmasını beklemiyoruz. Artık ilk günden itibaren enflasyonla mücadele kapsamında çok daha güçlü adımların atılmasını bekliyoruz. Piyasalar ve özellikle borsa açısından yukarıdaki varsayımlarımız paralelinde pozitif bir ortam oluşmasını bekliyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir